Dinlediğiniz kayıt, insan kulağı şeklinde dizayn edilen profesyonel bir mikrofon ile kayda alınmıştır. Paylaştığımız her kaydı aynı cihaz ve playlist ile kaydediyor, böylelikle sizlere iki cihaz arasındaki ses karakteri farkını duyabilme imkanı sağlıyoruz. Kulaklıklarınızı takmayı unutmayın!
JBL Live Pro +, sıkı rekabet ortamına düşmüş güncel kulaklıklardan biri daha.
Bu model, premium sınıf bir tam kablosuz bluetooth kulaklık. JBL markası, her ne kadar bu pazarda ki en güçlü ve güvenilir oyunculardan biri olsa da, TWS, yani tam kablosuz bluetooth kulaklık dünyasında artık yüzlerce yarışmacı var. Bu anlamda, siz seçim yapmaya çalışan müzikseverlerin kafası epey karışıyor olabilir.
JBL; bluetooth hoparlörler, hi-fi sistemler, referans monitörler ve kulak üstü bluetooth kulaklıklarda olduğu gibi, kulak içi tam kablosuz bluetooth kulaklıklar söz konusu olduğunda da çok geniş bir ürün gamına sahip. "Tune, Wave, Endurance ve bunun gibi bir çok birbirinden farklı yapıda ki özellikleriyle öne çıkan seriler içerisinde Pro +'ın bulunduğu "Live" serisi, tws kategorisi özelinde şuanda iki kulaklıklara ev sahipliği yapıyor:
· Live Pro Plus ve Live Free NC Plus
Hadi JBL Live Pro +'ın bu rekabet ortamında öne çıkan ve geri kalmış özelliklerinin hepsine birlikte göz atalım!
Tasarımsal açıdan, Live Pro +'ı daha önce incelediğimiz Earfun Air Pro 2 modeline benzettik.
Gövde tasarımı ile bir yandan, Apple Airpods Pro modelini de andıran bluetooth kulaklık, çok fazla renk seçeneği ile bizlere sunuluyor.
· Siyah
· Mavi
· Gri
· Pembe
· Beyaz
· Altın
· ve Krem Rengi seçenekleri ile tarzınızı yansıtabilirsiniz.
Bizim incelemek için elimizde bulundurduğumuz model, krem rengi(bej).
Live Pro Plus Bluetooth kulaklık, kaliteli bir kutu içerisinden premium bir hissiyatla çıkıyor.
Sunum
Kutunun içinden çıkanlar:
· JBL Live Pro +
· USB-C Şarj Kablosu
· 5 Farklı Boyutta Yedek Slikon Uç
· Hızlı Başlangıç Kılavuzu
· Garanti Belgesi
Şarj kutusu, enine doğru geniş, kısa ve hacimsel olarak kompakt denilebilecek bir boyuta sahip. Daha küçük şarj kutuları gördük muhakkak fakat burada Beats PowerBeats Pro gibi bir kutu ile de karşı karşıya değiliz.
Şarj kutusunun üst yüzeyinde zar zor gözüken silik bir JBL logosu, arka yüzeyinde bir USB-C portu, ön yüzeyinde ise kutunun pil seviyesini temsil eden 3 adet led gösterge bulunuyor.
Kulaklıkları kutunun içerisinde yatay duracakları şekilde konumlandırabiliyoruz.
Kutunun kapağına benzer şekilde, kulaklıkların kendisi de kutuya mıknatıslar yardımı ile tutunabiliyor, böylelikle ufak kazalar sonucu istenmeyen düşmeler engellenmiş oluyor.
Mıknatıslı kapağı yukarı doğru kaldırdığımızda, kapak kısmının üst tarafında yer alan yine aynı renklerle kazılmış “JBL Live Pro +” yazısı, bu sefer kulaklık haznelerinin sol ve sağ tarafında yer alan “L” ve “R” simgeleri gibi yine zorlukla okunabiliyor. Kendisini çok açığa çıkartmayan yazı stilleri kullanarak JBL, minimalist ve premium bir bakış yakalamak istemiş.
Kulaklığın gövdesi, tekrar etmek gerekirse Earfun Air Pro 2 ve Apple Airpods Pro’ya benzer şekilde, saplı tasarıma sahip. Bu şekilde ki dizayn anlayışı, kulak kanalının içinde kaybolan silindirimsi yapılardan sonra firmaların en çok tercih ettiği ikinci yaklaşım.
Live Pro +, her iki kabinin de dış tarafına bakan yüzeylerinde dokunmatik kontrollere sahip. Bu sensörler oldukça hassas ve en ufak hareketinizi bile algılayabiliyorlar. Kendimizi bu kulaklığı kontrol etmekte zorlanırken bulmadık.
Kabinin iç kısmında, birer yakınlık sensörü var. Böylelikle kulaklığı kulağınızdan çıkarınca ses otomatik duraklıyor, takınca ise kaldığınız yerden devam ediyor. Burada ki bekleme süresi de yok denecek kadar az. Kulaklığın işlem hızı yüksek.
Kulaklık ile birlikte gelen slikon uçlar, iç tarafta yer alan turuncu dokunuş dışında büyük oranda saydam.
Fiyatına göre, JBL Live Pro + bluetooth kulaklığın malzeme kalitesi kusursuz.
Burada, nispeten karşılanabilir bir fiyat etiketi eşliğinde premium bir hissiyat yakalanmış. Hem şarj kutusu, hem de kulaklıkların kendisi pürüzsüz ve yumuşak bir dokuya sahip.
Evet, tamamen plastik kullanılarak üretilmiş Live Pro Plus’ın geniş rekabet alanında ki diğer rakiplerine kıyasla çok daha dayanıklı olduğunu düşünmüyoruz. Yinede, bir plastiğin yapabileceklerinin en iyisi burada mevcut. Tabii ki bir Bang & Olufsen EQ'nun sahip olduğu malzeme kalitesiyle kıyaslamıyoruz. Zira aradaki fiyat farkı da epey geniş.
Bu malzeme, daha önce incelememiz içinde adı geçen Earfun Air Pro 2’den çok daha premium hissettiriyor. Airpods Pro’ya karşı en büyük avantajı ise muhakkak, daha az yağlanabilir oluşu. Airpods Pro ilginç bir şekilde bir yağ mıknatısı. Kulaklığı temiz bir şekilde kullansanız bile kaygan bir hale gelmesi sadece birkaç gün sürüyor. Evet, ilginç bir bakış açısı olduğunun farkındayız.
Earfun Air Pro 2, uygun fiyat bandının yanında getirdiği üstün teknik özellikler ile kullanıcıların kalbini çalsada, konfor söz konusu olduğunda uzun kullanımda rahatsızlık verebiliyordu.
JBL Live Pro +, her ne kadar benzer yapıda olsa da, bizce çok konforlu bir kulaklık. Çok daha hafif gövdelere sahip kulaklıklar test etmiş olsak da, kulak içine takıldığında ağırlığın böylesine iyi dağıtılmış olduğu çok fazla kulaklık deneyimlemedik diyebiliriz.
Live Pro +, kulakta olduğundan daha hafif hissettiriyor. Bunun sebeplerinden biri, kulaklığı kulağınıza yerleştirdikten sonra içe doğru kıvırarak tam bir kilit haline getiriyor olmanız olabilir. Böylelikle sürtünmeyi arttırıyor ve kulaklığı sabit bir hale getirerek oturaklı bir deneyim yaşıyorsunuz. Pürüzsüz dokusu, cildin burada ki plastik materyali daha iyi benimsemesine için de iyiye işaret.
İzolasyon kriteri, 2 alt başlık altında değerlendirilebilir. Pasif İzolasyon ve Aktif İzolasyon.
Pasif izolasyon, aslında kulaklığın kulak kanalınızın içinde ne denli az boşluk bırakacak şekilde oturduğu, slikon veya köpük uçların kalınlığı, malzemesi ve bunun gibi bir çok parametre eşliğinde sonuçlanır.
Aktif gürültü engelleme ise elektronik bir özelliktir. Bu inovatif özelliği daha detaylıca açtığımız ve sizler için kaleme aldığımız yazıya buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Aktif gürüültü engellemenin ne olduğunu ve nasıl çalıştığını biraz daha iyi anladığınıza göre, bu kulaklığın ANC performansının oldukça iyi olduğunu söyleyerek bir özet ile bu kriterin altını doldurabiliriz.
Her ne kadar Airpods Pro ve Sony WF-1000XM4 kadar olağan üstü bir performans sergilemese de, JBL Live Pro + sizi dış dünyadan izole edebilir ve müziğiniz ile aranızda hiçbir engel olmadan sizi hayallere daldırtabilir.
USB-C, hızlı şarj (10 dakika şarj ile 1 saat kullanım), kablosuz şarj, toplam 28 saat batarya ömrü, başarılı ANC, 6 adet mikrofon, ambiyans modu, otomatik duraklama-başlatma, otomatik kapanma, güzel bir mobil uygulama desteği, IPX4 suya karşı dayanıklılık ve sesli asistan desteği.
Daha ne olsun 😊
Yukarıda verdiğimiz hızlı özet, elimizde ki bluetooth kulaklığın bir “Akıllı Kulaklık” sınıfına premium özelliklerin büyük çoğunluğuna sahip olarak girdiğini ispatlayan cinsten.
28 saat batarya ömrü, en iyisi olmasa da, gayet iyi bir süre. USB-C portunun hızlı şarj desteğini beraberinde getiriyor olması ayrı bir avantajken, kulaklığı 0’dan – 100’e ise 2 saat de çıkarabiliyorsunuz.
ANC performansı, Airpods Pro ve Sony WF-1000XM4’e kıyasla özellikle orta frekans engelleme başarımında bir seviye daha geride kalsada, genel olarak oldukça başarılı. Bu özelliği çoğu fiyat / performans kulaklıkta ki gibi sırf koymak için koymamışlar.
Live Pro +, her iki kabinin de dış tarafına bakan yüzeylerinde dokunmatik kontrollere sahip. Bu sensörler oldukça hassas ve en ufak hareketinizi bile algılayabiliyorlar. Kendimizi bu kulaklığı kontrol etmekte zorlanırken bulmadık. Günlük yaşantınızın her anında, bu bluetooth kulaklığı hızlı ve hissiyatlı bir şekilde kontrol edebilirsiniz.
Kabinin iç kısmında, birer yakınlık sensörü var. Böylelikle kulaklığı kulağınızdan çıkarınca ses otomatik duraklıyor, takınca ise kaldığınız yerden devam ediyor. Burada ki bekleme süresi de yok denecek kadar az. Kulaklığın işlem hızı yüksek.
Live Pro +’ı çıkarıp kutusu dışında bir yere koyarsanız, uygulama üzerinden ayarlayabileceğiniz süreye göre kulaklıkların otomatik olarak kapanmasını sağlayabilirsiniz. Kendi kendine şarjı bitecek endişesi yok.
Mobil uygulama, oldukça modern bir arayüz eşliğinde yazılmış. Uygulama üzerinden kulaklığın çoğu özelliğini kişiselleştirebiliyor(ANC Seviyesi, Dokunmatik Kontroller, Ambiyans Modu, Sensörler vb.), EQ uygulayabşiliyor ve sürüm güncellemesi gerçekleştirebiliyorsunuz.
JBL Live Pro +’ın mikrofon performansı tatmin edici.
Temiz ve anlaşılır bir şekilde aramalarınızı yapabilir, toplantılarınızı gerçekleştirebilirsiniz. Sadece, sennheiser tam kablosuz kulak içi kulaklıkların mikrofon performansları genelde daha yüksek çözünürlük ve daha detaylı bir karaktere eşlik ederek bu yarışı kazanıyorlar.
Benzer şekilde, Airpods’lar da burada yine önde.
Kulaklığımızın ambiyans modu aslında gerçekçi hissettirirken, burada ki preamfilerin daha güçlü çalışması gerektiğini düşünüyoruz. Dış sesler yüksek çözünürlüklü, doğal fakat nispeten düşük ses seviyesinde içeri alınıyorlar.
JBL Live Pro + Tam Kablosuz Kulak İçi Bluetooth Kulaklık, bluetooth 5.0 altyapısında, oldukça standart codecler eşliğinde aktarım sağlıyor.
AptX, aptX HD, LDAC gibi herhangi bir üst düzey aktarım codeclerine sahip dahil. Bu kulaklık standart kodekler dahilinde android ve windows cihazlar ile SBC, apple cihazlar ile ise AAC kodek dahilinde bağlantı kuruyor.
Biz testlerimizde elimize ki bluetooth kulaklığın bağlantısında herhangi bir kopma yada başka bir sorunla karşılaşmadık. Yine de, bu kriterler artık lüks değil :)
Codecler hakkında daha detaylı bilgilere erişebilmeniz ve bluetooth kulaklık dünyasını daha iyi kavrayabilmeniz adına, bu konuda hakkında bir yazı kaleme aldık. İsterseniz buraya tıklayarak erişebilirsiniz.
Live Pro +, makul bir çözünürlükte(kesinlikle kötü değil), mid frekans odaklı bir tonal karakter eşliğinde yarattığı temiz bir sunuma sahip.
Burada ki sürücünün teknik potansiyelinin çok yüksek olmadığını hissedebiliyor ama yumuşak ses karakterinin çoğu müzik türüne eşleşebilecek performansını kulağımıza takar takmaz biraz takdir edebiliyoruz. Yine, çok daha dengeli TWS kulaklıklar dinledik.
JBL, bu bluetooth kulaklığın sub-baslarını öne çıkartarak alt frekansların en derin bölgelere olan yolculuğunu daha belirgin bir çizgiye oturmuş. Mid-bas lar genel frekanslar bütünü içerisinde geri planda kalarak kulaklığın nispeten cılız ve az gövdeli bir kişiliğe bürünmesine sebep oluyor.
Bu yetmezmiş gibi, midler ve midlerin tizlere doğru uzanmaya başladığı bölge fazla parlatılmış. Hafif bir EQ uygulaması sonucu kadın vokaller ve gerçek enstrümanların detaylı ve etkileyici bir sahne performansı sergilemesini sağlayan bu tepki, ilk aşamada bazı şarkılar eşliğinde kulağa irite edici ve fazlasıyla keskin gelebilir. Özellikle yüksek seslerde.
Öte yandan, tizler midlere oranla daha dengeli ve daha yüksek çözünürlüklü hissettiriyorlar. Sürücü alt frekansları üretirken hantal davranışları ile boomy bas tepkisi yaratıyor olsa da, üst frekanslarda yer alan mikro detayları daha iyi bir performans ile gün yüzüne çıakrtmayı başarıyor.
Kulaklığın sahne içi yerleşimi fena değilken, geniş sahnesi takdir edilecek cinsten.
Sennheiser Momentum 2, CX Plus True Wireless, CX 400BT ve CX True Wireless’i duymuş olmasak, Live Pro + hakkında daha olumlu yorumlar iletiyor olabilirdik. Maalesef, yukarıda saydığımız modeller kolaylıkla daha iyi ses performansına sahipler.
Henüz hiç yorum yapılmamış. İlk yorumu sen yap.
Yorum mu yapmak istiyorsunuz? Buradan giriş yaparak yorum yapabilirsiniz.