Kulaklıklar ve ANC (Aktif Gürültü Engelleme)

Son yıllarda artık kulaklıklar da tıpkı cep telefonu, cüzdan ve bunun gibi yanımızdan ayırmadığımız eşyalar arasında yerini almaya başladı. Günümüzde kafa üstü, kulak içi, TWS dahil tüm modellerde gözle görülen bir kullanım artışı var.  Öyle ki 2019’un Ocak ayında Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre, konutların % 44’ünde, bireyler hem telefonu hem bilgisayarı için ayrı ayrı kulaklıklar kullanıyor. Hal böyle olunca kulaklık markaları da teknolojilerinde farklı yenilikler çıkarabilmek için birbirleri ile çılgın bir yarışa girdiler. Su geçirmez kulaklıklar, tam kablosuz dediğimiz “True Wireless” TWS kulaklıklar, iki cihaza birden bağlanabilme teknolojileri, çekim mesafesini artırıp pil kullanımını azaltan ve bunlarla birlikte ses kalitesini artırmayı da ihmal etmeyen yeni Bluetooth sürümleri ve kodek teknolojileri, gibi gibi pek çok teknolojik yenilikler bu süreçte hayatımıza girdi. Bu yazımızda sizlere biraz son yıllarda geliştirilen en önemli teknolojilerden biri olan Aktif Gürültü Engelleme (ANC) teknolojisinden bahsedeceğiz.  

 

Kulaklık teknolojilerinde gürültü engelleme ilgili konuştuğumuz aslında 3 farklı gürültü engellemeden bahsedebiliriz. Bunlar “Pasif Gürültü Engelleme” , “Adaptif Gürültü Engelleme”  ve “Aktif Gürültü Engelleme” . Pasif gürültü engelleme bir teknolojik geliştirme değil, kulaklığın pedlerinin ne kadar iyi izolasyon sağlayıp sağlamadığını anlatan bir terimdir. Adaptif gürültü engelleme ise, aslında aktif gürültü engelleme prensibiyle çalışır, ancak gerçek zamanlı olarak gürültü engelleme seviyesini düzenleyen bir teknolojidir. Kulağa aktif gürültü engellemeden daha iyi performans veriyormuş gibi gelebilir ancak pek efektif bir sonuç vermediği için halen aktif gürültü engelleme, en çok kullanılan gürültü engelleme teknolojisidir. Peki ya aktif gürültü engelleme tam olarak nedir? 

 

Aktif Gürültü Önleyici (ANC) Nedir?

 

 

Çok teknik detaya girmeden ANC’yi tek bir cümle ile açıklamak istersek; gürültü giderme teknolojisi, dalga fazı iptali ilkesine dayanmaktadır. Daha da basite indirgemek gerekirse, birbirine ters bir şekilde 180 derece açıyla oluşan iki ses dalgası birbirini götürür. Bir nevi – ve + nın birbirini nötrlemesidir. Gürültü engelleme sırasıyla, arka plan gürültüsünü kaydetme, sonrasında bu gürültü sinyalini "anti-gürültü" oluşturmak için tersine çevirme ve ardından bunu müziğinizi içeren çıkış sinyalinize ekleme işlemlerini uygular.

 

Bu teknoloji ilk ortaya çıktığında ses kalitesini anlaşılabilir bir biçimde kötü yönde etkilediği söylenebilir ancak her teknolojide olduğu gibi, aktif gürültü önleyicili kulaklık teknolojisi de zaman içinde gelişti, ve ses kalitesini etkilemeyen bir seviyeye evrildi.

 

Aktif Gürültü Engelleme Ne İşe Yarar?

 

Günümüzün büyük kısmının dış mekanlarda, toplu taşımada, veyahut sesli ortamlarda geçtiğini söyleyebiliriz. Özellikle büyük şehirlerde yaşayanlar için bu sesler gerçekten kafa yorucudur. Özellikle toplu taşımaya bindiğinizde etrafınızda konuşan insanlardan biraz olsun sıyrılıp kendinizi sadece dinlediğiniz müziğe vermek istediğinizde yardımınıza koşan teknolojinin adı tam olarak ANC’dir işte. Her ne kadar kulaklıktan kulaklığa kalitesi ve etkisi değişse de standart ANC’li bir kulaklıkla dışarıda ne kadar gürültü olursa olsun siz bundan etkilenmezsiniz. ANC’yi sizi ve müziği her hangi bir yerde baş başa bırakabilen bir teknoloji olarak adlandırsak yanlış olmaz. 

 

ANC teknolojisine sahip bir kulaklığın diğerleri ile olan farkını ilk taktığınızda hemen anlayabiliyorsunuz. Müzik bile çalmıyorken kulaklığı taktığınızda birkaç tık uzaklaşıyorsunuz evrenden. Belki de o an sesli bir ortamdasınız. Birkaç dakika kestirmek istiyorsunuz. Kulağınızda Pink Floyd çalıyor. Shine On You Crazy Diamond’ın dokuz bölümünün de bulunduğu videoyu Youtube’dan buldunuz, 20 küsür dakikalık bir huzur. Ya da yorgun bir mesainin ardından eve geldiniz ve Max Ritcher’ın sırf uyku problemi çeken insanlar için yaptığı “Sleep” albümünü dinleyerek uyuya kalmayı hedefliyorsunuz. Ama dışarıdan gelen birkaç ses; belki bir kapı çarpma sesi, belki bir saatin o rahatsız edici tik-tak serüveni, kim bilir çocuğunuzun gizlice mutfağa bir şeyler atıştırmak üzere giderken parkenin çıkardığı o sinir bozucu çıtırtılar… O yüzden bu teknolojiyi sadece dış dünyaya endeksli bir şekilde düşünmek yanlış olacaktır. Evdeyken bile çok uzun süre kullandığımız bu kulaklıklar, aktif gürültü engelleme teknolojisi ile müzik dinlediğimiz her anda aldığımız zevki artırıyor.

 

Aktif Gürültü Engelleme Destekleyen Kulaklık Modelleri

 

Bu konuda Sennheiser’ın ve Sony’nin oldukça iyi iş çıkaran ürünleri var. Sennheiser’in yolculuklar için tasarladığı pil ömrü uzun PXC 550-II modeli, ses kalitesi ve teknolojilerinde maksimum kaliteyi hedefleyenler için Momentum 3 modeli bu konuda oldukça başarılı. Sony ise bu teknolojide karşımıza WH-1000XM4 modeli ile çıkıyor. Üç ürün de ANC (aktif gürültü engelleme) teknolojisine sahip. Burada PXC 550-II, 30 saatlik pil ömrü ve portatif tasarımı ile dikkatimizi çekiyor. PXC 550-II’den daha farklı bir sınıfta bulunan Sennheiser Momentum 3 ise daha büyük sürücüleri, sınıfındaki lider ses teknolojisi, daha geniş frekans aralığı, ve inanılmaz bass tepkileri ile kategorisinde yeni bir standart belirliyor. Son olarak SONY WH-1000XM4’ün inceleme yazı ve videosunda da bahsettiğimiz üzere çok farklı teknolojileri üzerinde barındırması ANC özelliği ile birleştiğinde mükemmele yakın bir performans sağlıyor. 

 

Sonuç olarak, aktif gürültü engelleme teknolojisi kulaklık sektöründe devrim yaratmıştır. Hangi marka ya da modeli tercih ederseniz edin, ANC teknolojisi sayesinde dış dünyadan izole bir şekilde müziğin tadını çıkarabilirsiniz. Daha detaylı bilgi edinmek isterseniz, "ANC Nedir?" başlıklı yazımızı ziyaret edebilir ve aktif gürültü engelleme teknolojisinin detaylarına dalmış olabilirsiniz.

Aktif gürültü engelleme hakkında daha detaylı bilgi edinmek istiyorsanız, ANC Nedir? yazımızı ziyaret edebilir, aktif gürültü engelleme çeşitlerini öğrenebilirsiniz.