Selamlar arkadaşlar. Bugün sizlere Apple Music ile kayıpsız bir şekilde kaliteli müzikler dinlemenizi sağlayan kulaklıklardan bahsedeceğiz. Öncelikle kayıpsız ses nedir buna bakalım.
Kayıpsız Müzik Nedir?
Kayıpsız ses, dinlediğiniz şarkının orijinal boyutunu sıkıştırırken yani küçültürken, dinlediğiniz müziğin bütün orijinal verilerini inanılmaz derecede korur. Apple Music’de bahsedilen “kayıpsız ses” ifadesi şu anlama gelmekte; 48kHz’ye kadar kayıpsız ses, “Yüksek Çözünürlüklü Kayıpsız Ses” ise 48kHz ile 192 kHz arasında tamamen kayıpsız müzik dinlemeniz anlamına geliyor. Kayıpsız ve yüksek kayıpsız formatlar çok büyük depolama alanı kaplamakta. Bu özelliği aktif etmek isteyen kullanıcılar şu adımları izlemeli;
Bu formattaki ses içeriklerini, Apple Tv, İphone, Mac veya İpad cihazlardan ve Apple Music’den tüketebilirsiniz. Bu özelliği Bluetooth teknolojisi ile kullanılmadığını söyleyelim. Bunun için USB – dijital ve analog dönüştürücüler gerekmektedir. Aynı zamanda bir DAC kullanarak da daha kaliteli bir deneyim yaşayabilirsiniz.
Bu tarzda içeriklerin devamı için takipte kalmayı unutmayın. Hoşçakalın😊
Sennheiser odyofil sınıfı kulak iç kulaklık serisine yeni bir model ekledi. IE 200'le karşınızdayız.
IE 200, IE 300'ün neredeyse yarı fiyatına satılıyor olmasına rağmen, bir o kadar iyi bir teknik performansa sahip. Bu kulaklık tam bir fiyat performans kralı.
Odyofil sınıfı kulak içi kulaklık serisine yeni giriş yapacak arkadaşlara özel çok da natürel, yepyeni bir ses karakteriyle taçlandırılmış.
Hadi inceleyelim, bakalım nasıl tanımlayacağız yeni IE 200’ü…
Yeni IE 200, kablosuz sesin sınırlarının çok ötesinde ayrıntı, çözünürlük, netlik, şeffaflık ve dinamik bir sunum ile üst düzey sesin keyfini yaşamaya kişisel davetiniz konumunda.
Arkadaşlar, yakın tarihte, çok da eskilere girmeyelim şimdi, IE80S, 800 ve 800 S modelleri vardı. Bir kere bu seriyi, CX serisinden ayırmak lazım. IE serisi gerçekten sesin doruklarına ulaşabileceğimiz, yüksek çözünürlüklü ve çok detaylı performansa sahip modelleri içeren, hi-fi kulaklık kategorisi olarak işaret edebileceğimiz bir seri. 80s, 800 ve 800s; ama özellikle de 800 ve 800S, çok natürel, geniş sahneli, orta frekanslardaki duyumu çok iyi alabileceğimiz, ısırıcı ama keskin tiz karakterinden de uzak, detaylı ve çok yüksek çözünürlüklü kulaklıklardı. Bunları biz natürel ses karakterinin mirasçıları olarak tanımlıyorduk. Sonra IE 300 diye bir arkadaş çıktı. IE 200'den önce, bu seriye giriş yapmak için sizi hazırda bekleyen modeldi, IE 300. Artık bu görevi IE 200 üstleniyor.
IE 300 öyle bir enerji ekledi ki bu Sennheiser imza sunumuna; ciddi yoğun alt frekanslar, gümbür gümbür mid baslar, artı 6-7 desibel önde ama boğucu da değil, detaylı, ısırıcı, enerjik, müzikal üst frekanslar, pop kültüre uygun, hip-hop/rap dinlemeye, pop müzik dinlemeye uygun, yeni nesil odyofil kitlenin alışkın olduğu müzik türlerine yeni bir pencere açan bir kulaklık oldu bu.
Bunun üzerine IE 900 tanıtıldı. IE 900’de köklerinde bu ses karakterinin temelini benimsedi ama bunu çok çok çok daha yüksek çözünürlüklü ve çok daha detaylı bir biçimde ortaya koydu.
Son olarak Sennheiser, yine enerjik, yine bas frekansların otoriter gücü elinde barındırdığı senaryo dahilinde beklemediğimiz bir atak daha yapmış oldu ve bu sefer ortaya IE 600 çıktı. IE 600, yoğun ama daha az keskin tizlere, orta frekansların bu sefer daha önde olduğu, benim bir açıdan HD 600'e benzettiğim ama tamamen de ayrı diyarlarda olan, o orta frekanslardaki kadın vokallerin falan kulağa çok tatlı geldiği, dolayısıyla müzikal sunumun esintilerini barındıran bir kulaklık. İnsanlar piyasa da IE 900'den daha çok beğendi IE 600’ü ama bu tamamen kulaklığın tonal rengiyle alakalı bir yönelme oldu. IE 900’ün teknik performansı, IE 600’ün birkaç basamak yukarısında.
Sonuçta, çok güzel bir seri ile karşı karşıya kaldık. IE 200, IE 300, IE 600 ve IE 900. 800 ve 800S üzerine yükseltmeler olarak gelen bu modeller aynı zamanda MMCX kablo soket yapısına sahipler. Daha konforlu, kulaktan düşmeyen ve kutu içeriğinde 2,5 milimetre gibi dengeli ek kablolar sunan yeni dünyaya daha uygun modeller olarak karşımıza çıktılar.
Bu kulaklıkların, günümüzde çok fazla rakibi var. Chi-Fi sektörü diyoruz buna. IE 200’e bir rakip göstermek istediğimizde, bu fiyat bandında genelde yolun sonu Çinli markaların ürettiği kulaklıklara çıkar muhtemelen. Türkiye'de bu modelleri çok fazla bulamasan da yurt dışında, mesela Aliexpress'e girdiğin zaman sonsuz seçenek var; 150 dolar bandında, 300 dolar bandında, 600 dolar bandında, 1000 dolar bandında bile size 20 tane marka sayabilirizSennheiser’ın bunlardan farkı markanın güvenilirliği eşliğinde aslında tonal karakteri oldu her zaman. Frekans cevabında, dengeli bir tepkime temeli baz alınarak, daha güvenli tuningler ile siz aslında daha dengeli sunuma yine çok iyi performanslarla çıkabilmiş oluyorsunuz.
Sennheiser kulaklıkları için bir de tabii bunun avantajları arasında, Türkiye sınırları içerisinde, kulaklık.com ve hifilife gibi yetkili satıcılardan satın aldığınız zaman 2 sene boyunca süren çok iyi teknik servis ve garanti süreci, bu kulakların başına bir şey geldiği zaman sizin sorununuz belki bir hafta içerisinde, belki 2 hafta içerisinde hızlı bir şekilde belki üzerine yeni ürün verilerek belki üst ürün verilerek belki de parçası tamir edilerek sonuçta güvenli bir süreç çerçevesinde tamamlanması yer alıyor. Chi-Fi kulaklıklarda benzer bir sorunla karşılaştığınız da, karşınızda her zaman bu kadar güvenilir bir muhattap bulmak, pek de söz konusu değil.
İtiraf etmemiz gereken iki şey var. Birincisi; kulaklik.com ekibi olarak “Ses”’i, dinlemeye, duymaya aşığız. İkincisi; incelemek için elimize aldığımız her ürün bizi heyecanlandırmıyor. O kadar iyi olamayabiliyorlar.
Bu yazımızda ki inceleme konuğumuzu elimize aldığımızda ise; heyecanımızı anlatmaya kelimeler yetmiyor.
IE 80 S’i incelemiştik. Markanın üst-orta sınıf fiyat bandında ki yerini bir kaç senedir koruyan; bazı açılardan hakikatten başarılı, saf “Ses Kalitesi” konuştuğumuzda ise açıkçası 2020’li yıllarda, rakipleri ile başa çıkamayacak seviyede bir kulaklıktı.
IE 300, IE 80 S’in yerini aldığını düşündüğümüz; her açıdan çok farklı bir kulaklık. Çok daha detaylı, çok daha yüksek çözünürlüklü, çok daha iyi!
IE 300, uygun fiyat bandında yakaladığı üstün Teknik performans ve eğlenceli tonal karakteri ile, herkesin kulaklığı.
Hadi yakından bakalım!
Sennheiser, efsanevi tonalite ayarlama becerileri ve akustik tasarım yetenekleri ile bilinen, güvenilir bir Alman Mühendislik firması. Sadece basit bir kulaklık üreticisi değil, aksine endüstri yönlendirici teknolojilere imza atan bir inovasyon devi.
HD 600, HD 800, IE 800 gibi güzellikler, Sennheiser’ın bazı imza karakterlere sahip efsaneleri. Efsaneler ölmez sözüne ilham kaynağı olabilecek derecede sevilen ve hala saygıyla kullanılan bu şaheserler, yukarıda söylediğimiz herşeyin canlı ispatları olabilecek nitelikteler.
Kulak İçi Amiral Gemisi Kulaklık kategorisinde; firma IE 800 ve geliştirilmiş model IE 800 S’ten sonra, köklü bir tasarımsal değişikliğe giderek bu sene, 2021’de, üst sınıf odyofil modellerinden birini; IE 300’ü bizlere sundu. IE 300’le birlikte markanın “PRO” serisinde görmeye alışkın olduğumuz gövde tasarımını, artık odyofil sınıfı ürünlerde de göreceğimizi tahmin etmiştik.
Bu gövde tasarımı; kulak kanalı şekline benzer yapısı sayesinde IE 800 ve IE 800 S’e göre kulakta daha sabit kalarak, stabil bir dizayn yaratmış oldu.
IE 800 ve 800 S, tonal karakterlerini ve teknik performanslarını her açıdan pek başarılı bulduğumuz, huzur verici pürüzsüzlükte çalan natural karakterli teknik canavarlardı. Özellikle IE 800 S…
IE 900, IE 800 S’in üstüne sadece ufak eklemeler yapmakla kalmayıp, çıtayı çok daha farklı bir boyuta çıkarmış durumda.
Bu kulaklık bizim şuana kadar duyduğumuz en yüksek çözünürlüklü ve en detaylı dinamik sürücülü kulak içi kulaklık. Çok da eğlenceli!
Sennheiser IE 800S, kulaklık.com ekibi olarak; pek natural, detaylı ve ferah karakteri ile, bu dünyada belki de en beğendiğimiz kulaklıklardan biri.
Bu 7mm sürücü ve küçücük seramik kabin, kesinlikle boyundan büyük işler başarıyor.
Artık Sennheiser IE serisi şekil ve yön değiştirerek yerini IE 300, 600 ve 900'e bıraktı.
IE 800 S, özellikle geniş sahne yapısı ve hiçbir zaman eskimeyecek natural tonal karakteri ile tercih edilebilirlik yönünü korurken, özellikle IE 900, yeni amiral gemisi, teknik performansı bir üst seviyeye çıakrtmayı başarıyor.
HD 600 serisi; HD 600, 650 ve 660S, Sennheiser’ın bizce en önemli serilerinden biri.
HD 500 serisi, ekonomik, giriş seviyesi odyofil ürünleri içeriyor. Arkası açık akustik tasarımın yaşattığı tecrübeyi uygun fiyat aralığında deneyimleme şansı bulabileceğiniz, yine iyi miktarda çözünür ve detay üreten modeller.
800 serisi, sektörü yönlendiren Sahne, Şeffaflık, Çözünürlük ve Detay kriterlerinde “benchmark” diyebileceğimiz, tepe noktayı belirleyen seri.
600 serisi ise; 500 serisinden sonra yine ulaşılabilir düzeyde yer alan, fakat bu sefer tam anlamıyla Odyofil Sınıfı ürünler.
Bu seri, HD 600’ün 1997 yılından beri üretiliyor olması ile beraber, Neredeyse çeyrek asırını doldurmak üzere.
600 Serisini en özel kılan yanları, Mid Başarımları. Bu kulaklıklar, burada ayırarak söylüyoruz, özellikle HD 600; (ama kesinlikle HD 650 ve 660 S de bu ünvanı koruyor) günümüzde hala bizce Vokaller ve Mid bölgesi gerçek enstrümanlarda yakaladıkları naturallik ile, referans alınabilecek noktadalar.
Bu noktada kulaklığın kutu açılımına, tasarımına ve malzeme kalitesine değinelim ve ardından Sesi hakkında konuşmaya devam ediyor olacağız.
Sennheiser HD 600 serisinin, markanın tüm serileri arasında ne kadar önemli bir yeri olduğundan, oldukça detaylı yazdığımız HD 600 incelemesinde uzunca bahsetmiştik. Seri HD 600’ün, 1997’de üretilmeye başlaması ile birlikte oluştu. Bu yazımızda, tonal karakter açısından, nispeten HD 600 ve 650’nin birleşimi gibi bir kulaklk olan, serinin modern kardeşi, HD 660 S’i ele alıyoruz.
Sennheiser IE80S bizce ilgi çekici ve özel bir kulaklık. Genel ses kalitesi açısından değil; ama sahip olduğu, sesi kişiselleştirebilmenize yarayan teknolojisi ve konforu açısından.
IE80S’den önce, IE8 ve IE80, tüm dünyada ve ülkemizde çok çok fazla populer, bir çok odyofilin kullandığı ve beğendiği modellerdi.
IE80S, kardeşleri kadar çok populer olmayı başaramadı ve bu kadar fazla beğenilmedi. Bunun genel sebebinin, IE80S’in karakterinin kesinlikle herkese göre olmayışı, olduğunu düşünüyoruz.
Burada bir ayrım söz konusu;
Bu kulaklığı ya çok seversiniz… Tamam, aradığımı buldum dersiniz. Ya da hiç sevmezsiniz...
Başlamadan önce belirtmek isteriz ki; bu incelemeyi, bu kulaklığı tercih etmek isteyecek kitlenin odyofil kitle olduğunu düşünerek, kulağı bir nebze deneyim kazanmış, ne aradığını bilen ve hiç değilse yüksek ses kalitesini daha önce tatmış kişileri baz alıp oluşturuyoruz. Baştan söyleyelim; eğer daha önce maksimum telefonunuzun kutusu içerisinden çıkan kulaklığı dinlemiş biriyseniz, IE80S’e aşık olmama seçeneğiniz bulunmamakta.
Hadi yakından bakalım…
Focal, 2021'in başında, artık üretilmeyen Elegia'nın yerini almak üzere, 990 $ 'lık yepyeni bir arkası kapalı kulaklık tanıttı.
“Celestee” olarak adlandırılan bu model; koyu lacivert gövdesi üzerine altın rengi aksanlar ile, adeta gecenin tonlarını yansıtıyor.
Celestee, 1290 $'lık Focal Radiance'ın hemen ardından geliyor. Radiance, Focal ve Bently arasındaki bir işbirliğiydi ve çoğu kişi, Celestee'nin aslında Bently estetiği olmayan bir Radiance olup olmadığını merak ediyordu.
Arada benzerlikler olsa da, Celestee’nin bambaşka bir canavar olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Soru şu ki; bir süre dinledikten sonra, Celestee'nin, sesi nasıl geliyor? Bu incelemede öğrenelim…
Focal kulaküstü kulaklık pazarına “Utopia” adlı modelle giriş yaptı. Utopia, marka için özel bir kelime; kulaklıklar gibi, hi-fi’de de amiral gemisi hoparlörler bu isimle anılıyor.
Şuanda, kategori özelinde sırasıyla
· Celestee
· Radiance
· Clear MG
· Clear MG Pro
· Stellia ve
· Utopia isimli modeller sergileniyor.
Radiance, Bentlly iş birliği ile ortaya çıkmış, tasarımsal bir başyapıt. Bu kulaklık oldukça göze çarpan, süslü bir gövdeye sahip olmasının yanında; sıcacık tonal karakteri ile rahatlatıcı bir teknik performans canavarı.
Focal kulaklıkları, özel sürücü yapıları ve kabin akustikleri ile, hoparlörümsü deneyim yaşatıyorlar.
Hadi yakından bakalım!
AKG, Harman Kardon işbirliği ile şaşırtan derecede dengeli bir stüdyo kulaklığı yapmayı başardı.
İlk izlenim olarak biraz fazla bas ve abartılı bir tiz gibi hissetsenizde, bizce K371 iyi bir tepki verebilen stüdyo referans kulaklığı.
Ancak bu fazla bas tepkisi ve abartılı tiz cevaplarını duyabilmek için çok iyi dikkat etmeniz gerekiyor. Genel olarak bu kulaklığı herhangi bir ekolayzer ile eşitleme olmadan dinleyebilir ve stüdyonuzda kullanırken tamamen tatmin olabilirsiniz.
Astell Kern, dünyanın en iyi müzik çalar markası. Önceden Iriver ismi altında üretim yapan firma, Astell & Kern olarak ayrılarak, pek premium, pek kaliteli, pek muhteşem bir DAP(Digital Audio Player), taşınabilir müzik çalar markasına dönüştü.
Müziğin her noktası, aslında birbirine bağlı. Odyofil kategorisi ürünlerde, özellikle bünyelerinde yüksek potansiyel taşımaları sebebi ile, bu potansiyelleri açığa çıkarmak için, sistem zincirine bir takım ekipmanlar eklemek durumunda kalıyoruz.
Daha iyi bir amfi, daha iyi bird ac, daha iyi bir kablo; bu elemanların her biri, kulaklığınızın potansiyelini, doruklarına kadar kullanmanıza olanak verecek ekipmanlar.
Astell & Kern, bunun farkında ve bu noktada, üstün kalite elektronik ekipmanlar üreten firma aynı zamanda, dünyanın en iyi Ses Teknolojileri firmaları ile işbirliği yaparak; kendi müzik çalarları ile pek uyumlu, Kulaklıklar, Kablolar, Hoparlörler ve Aksesuarlar da üreten bir marka.
Diana, Jerry Harvey Audio işbirliği ile ortaya çıkmış, özel bir kulaklık.
Henüz hiç yorum yapılmamış. İlk yorumu sen yap.
Yorum mu yapmak istiyorsunuz? Buradan giriş yaparak yorum yapabilirsiniz.