Kulak İçi Kulaklıkları Yüksek Seste Kullanmak İşitme Kaybına Neden Olabilir!

Kulak, Burun ve Boğaz (KBB) uzmanı olan Dr. Dursun Tüzün, kulak içi kulaklıkların potansiyel zararlarına dair geniş kapsamlı bir değerlendirme yaptı. Özellikle gençler arasında sıklıkla tercih edilen kulak içi kulaklıkların, yanıltıcı bir şekilde kulaktaki ses seviyesini yükselterek, kalıcı işitme hasarlarına ve bir dizi diğer sağlık sorunlarına neden olabileceğini belirtti.

Dr. Tüzün, bu tarz kulaklıkların zorunlu olmadıkça kullanılmamasını önerdi. Eğer kulaklık kullanımı kaçınılmazsa, kullanım süresinin günde 15-20 dakika ile sınırlandırılması gerektiğini ifade etti.

 

Dr. Tüzün, kulak içi kulaklıkların yüksek ses seviyesiyle müzik dinlendiğinde, kulak içindeki koruyucu mekanizmaların zorlandığını ve zamanla tükenebileceğini belirtti. Bu durum, işitme kaybı ve çınlama gibi sorunlara yol açabilir. "Kulak içi kulaklıklar kullanıldığında, dış seslerin desibel seviyesi hissedilenden daha yüksek olabilir. Bu durum, kulak zarı ve iç kulak yapısını zorlayarak, zamanla iç kulaktaki hücrelere zarar verebilir ve kalıcı işitme hasarlarına yol açabilir." şeklinde uyardı.

 

Dr. Tüzün, ayrıca kulak içi kulaklıkların gençler arasında yoğun olarak kullanılmasının, bu grup arasında bahsi geçen şikayetlerin artmasına yol açtığını belirtti. "Kulaklık kullanmamalarını öneriyoruz. Eğer kulaklık kullanacaklarsa, kulak kepçesini kaplayan türde olanlar daha iyi bir seçenek olabilir. İlla ki kulaklık kullanılacaksa, kullanım süresi günde 15-20 dakikayı aşmamalı." şeklinde öneride bulundu.

 

Dahası, kulak içi kulaklıkların uzun süreli ve sık kullanımı, bakteriyel ve mantar enfeksiyonlarının gelişimine de zemin hazırlayabilir. Bu, kulaklık takıldığında kulağın doğal havalanmasının ve içerisindeki sıvının akışının engellenmesinden kaynaklanır. Bu durum, bakteri ve mantarların çoğalabileceği bir ortam yaratır ve bu da dış kulak yolunda enfeksiyonlara yol açabilir.

 

Dr. Tüzün son olarak, "60-70 desibeli aşan ses seviyeleri, sadece işitme kaybı ve çınlama yaratmakla kalmaz, stres, tansiyon yükselmesi, huzursuzluk ve uykusuzluk gibi sorunlara da yol açabilir." ifadesini kullandı.