Sennheiser HD 400S Kulak Ustu Kulaklık İncelemesi

Sunum

 

HD 400S, kardeşi HD 300 ile tamamen aynı boyutlarda ve aynı tasarıma sahip, basit ama kaliteli bir karton kutu içerisinden çıkıyor.

 

Kutunun İçinden Çıkanlar:

 

·  HD 400S

·  2.5mm girişli, 3.5m, açılı, L Jack çıkışlı, mikrofonlu kablo.

·  Koruyucu Kılıf

·  Güvenlik Kılavuzu

 

 

Kablonun çıkartılabiliyor, değiştirilebiliyor oluşu ve katlanabilir yapıda ki modern dizaynı bizim HD400S’in tasarımına çekinmeden 8 puan verebilmemizi sağlayan temel faktörler.

 

Kutunun içinden çıkan korucuyu kılıf oldukça kaliteli, bu fiyat bandı için etkileyici bir aksesuar.

 

Kafa bandının sağ tarafında “Sennheiser” yazısı, ve her iki tarafta, kabin hizasında “Sennheiser Logosu” yer alıyor. İç kısım sağ tarafta, “HD 400S” yazısını görebiliyoruz. Aynı şekilde her iki tarafta sağ ve sol tarafları belirtmeleri adına; “R” ve “L” yazıları yer almakta.

 

Kablo, çıkarılıp takılabilir yapıda. Sağ tarafa bağlı olmak üzere, tek taraflı. Balanssız, 1.4m uzunluğunda ve 3.5mm, açılı, L jack.

Kulaklığın tamamı plastik, ama burada, HD 300 dekinden daha üst sınıf bir kalite anlayışına geçildiğini anlamak oldukça kolay. Firma, şuanda elimizde tuttuğumuz kasa yapısını çok beğenmiş olacak ki, bu noktadan sonra ki bir çok model de aynı şekilde, bu kasayla doğdu.

 

Kulak yastıkları, bizim bu seri içerisinde ,yapısal anlamda en kaliteli bulduğumuz elemanlar. Suni deri, içi orta yumuşaklıkta hafızalı sünger. Fakat derinin hissiyatı premium boyutta.

 

Kablo da oldukça dayanıklı hissettiriyor. Başına uzun seneler boyunca bir şey gelmeyeceğini düşünüyoruz. Ama gelse bile, rahatlıkla değiştirebilirsiniz. Bu, kulaklığı çok çok uzun ömürlü bir yol arkadaşı haline getiren en önemli faktör. Bütün kulaklıkların kabloları değiştirelebiliyor olmalı.

Sennheiser’ın bu kasa yapısını biz orta seviye konforlu buluyoruz. Clamping force rahatsız edecek düzeyde değil, ama biraz sıkı. Bunun yanında bu kategoride puan kırıyor olmamızın en büyük sebebi, kulak yastıklarının iç hacminin pek küçük olması. Sizi bilmiyorum, ama en azından bizim kulaklarımız içeride çok çok rahat edemiyorlar. Kötü değil. Binlerce insan bu modelden her anlamda çok memnun, ama piyasada 10 kat daha konforlu modeller var mı, her fiyat bandında? Var.

 

Suni deri yastıklar, hava almadıkları için, özellikle sıcak ve nemli havalarda oldukça terleme yapacaklardır. Ama bu puan kırılacak bir özellik değil. Malzemenin kimyasal yapısıyla alakalı. Deri kullanmayı seçen her markanın her modelinde aynı şey söz konusu.

HD 400S, katlanabilir yapısı, 217gr ağırlığı, çıkarılıp takılabilir, mikrofon barındıran kablosu ve kolay sürülebilen bir kulaklık olması sayesinde, bir analog kulaklığın alabileceği en yüksek puanlardan birini almaya hazır bir model. Biraz daha konforlu olsaydı, tam puan verebilirdik.

 

Mikrofon kalitesi oldukça iyi. Her türlü kullanım senaryosunda, tertemiz ses kalitesi ile, karşı tarafa yüksek çözünürlüklü bir dinleti sunacaktır. Aramalarınızı, toplantılarınızı ve oyunlarınızı, endişe etmeden tamamlayabilirsiniz.

HD 400s, herşeyden önce çok kolay sürülebilen bir kulaklık. 18 Ohm empedansının sonucu olarak, hangi kaynağa takarsanız takın, belirli bir ses şiddetine ulaşacaktır. Ama ne kadar yüksek bir ses şiddetine ulaşacağını, sadece empedansa bakarak anlayamayız. Hassasiyet faktörü de burada büyük önem taşır. Bu faktör, sürücüye belirli bir miktar enerji verilerek, belirli bir frekans ürettirildiğinde, belirli mesafeden yapılan ölçüm sonucu, kaç dB ses şiddetine ulaştığı sonucu olarak ortaya çıkar. Bu, empedanstan bağımsızdır ve sürücünün standard kaynaklara takıldığında, ne kadar yüksek bir ses seviyesine ulaşacağı konusunda daha tutarlı bir fikir verir.

 

HD 400s, her ne kadar düşük empedanslı bir kulaklık olsa da, telefonunuza taktığınızda, çok yüksek ses te dinlemeyi seven arkadaşları, pek tatmin etmeyecek bir kulaklık.

 

Fakat eğer bir amfiniz varsa, bu kulaklık potansiyelini 2’ye katlamaya hazır. Suçu kulaklıkta aramayın 😊Makul bir amfi ile, her kulaklık bir canavara dönüşebilir.

 

Her zaman tekrarladığımız gibi, bir kulaklığı değerlendirirken düşündüğümüz onca kriteri, temelde 2 başlık altında toplayabiliriz. Tonal Karakter ve Teknik Performans.

 

Tonal karakteri, kulaklığın rengi, sunumu; Teknik performansı ise kulaklığın kapabilitesi; nihai ses kalitesi ışığında, yetenekleri çerçevesi sınırı içerisinde ki başarımı olarak düşünebiliriz.

 

Bu kulaklığın Teknik performansı, her anlamda, fiyatına göre güven verici. Belirli sınırları aşmış durumda. İyi miktar detay üretebiliyor. İyi miktarda ayrışım yapabiliyor ve tutarlı bir sahne yapısı kurabiliyor. Bu fiyat bandında, bu kriterde ki her fenomeni detaylıca açmanın çok bir anlamı yok. Bildiğiniz üzere, ekstrem bir durum değil, standard bir durum var ortada aslında. Ama tek cümleyle, gayet ideal. Kesinlikle üzmüyor.

 

Kitlelerde ayrıma neden olabilecek kriter ise, tahmin ettiniz; Tonalite.

 

HD 400S biraz karanlık çalıyor bize göre. Bunun sürücülerden çok, suni deri padlerin bir sonucu olduğunu hissediyoruz. Pek bir emici yapıdalar. Bunları büyütüp duvarınıza monte etseniz, üst frekansları sönümleyebilmek adına, çok güzel akustik panel görevi görürler yani.

 

Şimdi bu kısım, büyük çoğunlukla kişisel zevkler sonucu karar verilebilecek bir kısım. Yani bu fiyat bandında, tutupta tonal karakteri böyle diye puan kıramayız, eğer çok çok alakasız bir karakteri yoksa. Ki yok... Birsürü insan da bayılacaktır. Sadece, bizim aradığım bir ses değil.

 

Genel olarak, HD 400S, insanlığın büyük bir kitlesini memnun edebilecek, iyi fiyatla satılan, kaliteli bir kulaklık.

 

Şöyle özetleyelim; bu kulaklık, yolunuza iyi bir yol arkadaşı; ama yolculuğun henüz başlangıcı.